Yolaç Köyü (Susa) Katliamı

26 Haziran 1992 tarihinde, Diyarbakır’ın Silvan ilçesine bağlı Yolaç köyünü basan kürt terör örgütü PKK, camiye saldırarak 10 kişiyi öldürdü, 4 kişiyi yaraladı.

Asker olduklarını ve Bismil’den geldiklerini söyleyerek camidekileri dışarı çıkaran teröristler, başta köy imamı olmak üzere ayırdıkları bir grubu kurşuna dizdiler.

Yolaç köyü katliamı, faşist kürtlerin ve kürtçülerin “devlet yaptı, asker yaptı” diyerek devletin üzerine yıkmaya ve bir terör örgütü olan PKK’yı masum göstermeye çalıştıkları; her şeyden önce PKK’nın asker kılığında yaptığı onca katliamdan yalnızca biridir. Fakat göreceksiniz ki, günümüzde faşist kürtçülerin tüm “devlet yaptı” dedikleri katliamlar gibi, Yolaç köyü katliamı da 1992 senesinde PKK tarafından üstlenilmiş ve kendi yayın organları olan Serxwebun üzerinden “gururla” duyurulmuştu.

Serxwebun, 1992 Temmuz sayısı, sayfa 24
http://serxwebun.org/arsiv/127/#/24/zoomed

Diyarbakır-Silvan karayolu üzerinde ve Silvan ilçesine 20 kilometre uzaklıktaki Yolaç köyü, gece saatlerinde kalabalık bir PKK grubu tarafından basıldı. Köyün çevresini saran teröristler, camiye yöneldi ve içerideki topluluğu dışarı çıkardı. Kimlik kontrolü yapan PKK’lılar, başta köy imamı olmak üzere bir grubu ayırarak yere yatırdı, daha sonra da otomatik silahlarla taradı.
İmam A. Haluk Fidancı, Medeni Fidancı, M. Mekki Fidancı, Zeki Fidancı, M. Sait Fidancı, Ahmet Kantar, Adnan Kantar, M. Emin Kantar, Ali Uslu ve Hüseyin Çetinkaya olay yerinde öldüler. Yusuf Kantar, Yesrip Kantar, Mehmet Kantar ve M. Fesih Çetinkaya ise yaralı olarak hastaneye kaldırıldılar.

Yaralılara refakat eden ve adının açıklanmasını istemeyen bir köylü, olay sırasında camide bulunanların namaz sonrası dini konularda eğitim çalışması yaptıklarını belirterek, şunları söyledi:

“Öldürülenler her gece camiye gidip namaz kılıyor ve geç saatlere kadar da zikrediyorlardı. Olay gecesi de aynı şekilde camiye gittiler. Camidekilerden biri, su içmek için dışarıya çıktığında caminin etrafının sarılmış olduğunu görmüş. Ancak camiyi saran kişiler, asker olduklarını ve Bismil’den geldiklerini söylemişler. Bunun üzerine camidekiler çalışmalarına devam etmişler. Ardından teröristler camiye girerek içeridekileri dışarı çıkarıp ellerini bağlayıp önce dövmüşler, sonra da kurşuna dizmişler.”

Milliyet. 27 Haziran 1992. s. 17.